HDP Eş Genel Başkanı Sancar, belediyelerine kayyım atanmasını “darbe” olarak değerlendirerek, “İktidar darbe söylentileri ile hayaletler yaratırken, kendisi topluma darbe yapıyor.” dedi.
Sancar, iktidarın barolara, meslek örgütlerine ve odalara benzer bir darbenin hazırlığında olduğunu açıkça dile getirdiğini söyledi.
Sancar, barış, demokrasi mücadelesinin sadece Kürtlere, HDP’ye bırakılmaması gerektiğini belirterek, “Gelin bir arada duralım. Gelin birlikte mücadelenin yollarını genişletelim. Kayyım uygulaması bir savaş politikasıdır” dedi.
HDP Genel Başkanı Mithat Sancar, Siirt, Iğdır, Baykan, Kurtalan ve Altınova belediyelerine kayyım atanmasına ilişkin partisinin Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. Belediyelerine kayyım atanmasını “darbe” olarak nitelendiren Sancar, “İktidar sözcüleri bir süredir kamuoyunu darbe söylemi ile oyalıyorlar. Meğer kendileri bir darbe planı peşindeymişler.” dedi.
‘Bu bir darbedir’
İktidarın bu sabah bu planını hayata geçirmesine tanık olduklarını ifade eden Sancar, “İktidar 5 belediyemize kayyım atadı, yani darbe yaptı. 31 Mart’tan bu yana 65 belediyeden 45’i kayyım darbesiyle gasp edildi. 8 belediyemiz de KHK darbesiyle gasp edildi. Bu bir darbedir, demokrasiyi tanımamadır. Toplumun demokrasi inancını ortadan kaldırmaktadır. Zincirleme bir şekilde zamana yayılarak, uygulanmaktadır. Kayyım uygulanmasının bir diğer adı halk düşmanlığıdır.” şeklinde konuştu.
‘Kayyım Kürt düşmanlığının en açık örneğidir’
İktidarın elindeki yetkileri kullanarak demokrasiyi, halk iradesini ortadan kaldırmak suretiyle bir “darbe” gerçekleştirmekte olduğunu belirten Sancar, “Kayyım uygulamasının bir diğer adı halk düşmanlığıdır. Daha da açık söyleyeyim: İktidar, kayyım politikasıyla Kürt halkına düşmanlık yapıyor. Kayyım Kürt düşmanlığının en sert, en açık örneğidir. “
‘CHP’li belediyelere de kayyım şantajıyla terbiye etme yoluna gitti’
İktidarın CHP’li belediyeleri de “kayyım şantajıyla” terbiye etme yoluna gittiğine işaret eden Sancar, “İnsanlık korona virüs salgınıyla mücadele ederken, insanlık bu tehlikeyle dayanışma yoluyla baş etme yolunu seçmişken; iktidar dayanışmayı halkın kendi örgütlenmesini ortadan kaldırma planlarının peşinde olmuştur.” diye konuştu.
‘Gerekli dayanışma gösterseydik belki bu tabloyla karşılaşmazdık’
İktidarın halk iradesi ve halk sağlığına da düşman olduğunu ifade eden Sancar, “Kayyım uygulamalarının başından beri kamuoyunu uyarıyoruz. Kamuoyuna çağrılar yapıyoruz. Sadece HDP’nin, sadece Kürt halkının bir meselesi olarak görürseniz yanılırsınız. O nedenle belediyelerimize yönelik bu gaspın hep birlikte göğüslemek gerektiğini de belirtmiştik. Eğer o gün gerekli dayanışmayı gösterseydik, o gün hep birlikte iktidarın gaspçı faşizan uygulamasını durdurmak için bir araya gelseydik, bugün belki bu tablo ile karşılaşmazdık.” dedi.
‘Kayyım uygulaması mücadele kararlılığımızı artırır’
Halkın iradesini yok sayan, Kürt düşmanlığı politikasını merkezine koyan bu iktidara karşı dimdik ayakta olduklarını söyleyen Sancar, şunları kaydetti: “Her türlü demokratik yöntemle mücadele etmeye kararlıyız. Kayyım uygulaması bizim mücadele kararlılığımızı artırmaktan başka bir sonuç doğurmaz. Yine bütün dünya biliyor ki, HDP baskılara boyun eğmez, Kürt halkı baskılardan korkmaz, baskılar karşısında sinmez.”
‘Demokrasi barış mücadelesi sadece Kürtlere, HDP’ye bırakılmamalı’
Bütün ülke için demokrasi, Türkiye için barışın, bölgede barışın sadece Kürtlere sadece HDP’ye bırakılmaması gerektiğine vurgu yapan Sancar, “Bu yüzden bütün demokrasi güçlerine, bu ülkede barış içerisinde yaşamak isteyen herkese çağrımızı yineliyoruz: Gelin bir arada duralım. Gelin birlikte mücadelenin yollarını genişletelim. Kayyım uygulaması bir savaş politikasıdır.” dedi.
‘Kayyım politikasını reddetmek yoksulluğa karşı çıkmaktır’
Kayyım uygulamasının irade gaspının yanında aynı zamanda bütün yoksulların ekmeğinin aşının gaspı olduğuna vurgu yapan Sancar, şöyle konuştu: “Ekmeğini aşını korumak isteyen onurlu bir yaşam sürmek isteyen bütün emeklilere, emekçilerin örgütlerine buradan sesleniyoruz: Kayyıma karşı mücadele demokrasi için mücadeledir. Kayyım politikasına karşı koymak savaşa karşı çıkmaktır. Kayyım politikasını reddetmek yoksulluğa karşı çıkmaktır. Ülkenin onurlu insanları, ülkenin demokrasi isteyen, barış isteyen bütün güçleri bu gerçeğin farkına iyi varmalıdır.”
‘İktidar meslek örgütlerine benzer darbe hazırlığı içinde’
İktidarın darbe planının devam ettiğini belediyelerin bu planın en öncelikli hedefi olduğunu belirten Sancar, iktidarın barolara, meslek örgütlerine ve odalara benzer bir darbenin hazırlığını açıkça dile getirdiğini söyledi. Sancar, “O halde bütün avukatlar, hukuktan demokrasiden yana olan bütün mimarları, mühendisleri bu darbe planına karşı çıkmak için aynı saflarda buluşmaya çağırıyoruz. Bu saf durduğumuz yerdir. Bu saf barış kararlılığıdır, savaş karşıtlığıdır. Bu saf faşizm karşıtlığıdır, demokrasi taraftarıdır. Bu saf yoksulluğa karşı onurdur.” dedi.
‘Darbe söylentileriyle iktidarın kendisi topluma darbe yapıyor
Mücadelelerinin darbenin her türüne karşı olmak olduğunu ifade eden Sancar,
“İktidar darbe dedikodularıyla suları bulandırmaya çalışırken, darbe söylentileri ile hayaletler yaratırken, kendisi topluma darbe yapıyor. Siyaseti ortadan kaldırmaya yönelik her girişim darbe tartışmalarının zeminini güçlendirir. Karanlıkta avlanmak isteyenleri cesaretlendirir.” şeklinde konuştu.
“Ülkeye barış, demokrasi, özgürlük ancak HDP’yle gelir” diyen Sancar, ancak Kürtlerin kararlı mücadelesinin ülkenin bütün demokrasi güçlerinin sahiplenmesi gerektiğini söyledi.
Sancar, son 35 yıla baktıklarında demokratik siyaset sigortasıyla oynayan, halklara düşmanlık yapan ve bilhassa Kürt halkına düşmanlık yapan bütün iktidarların tarihin çöplüğüne gittiğini gördüklerini belirtti.
‘İktidarı uyarıyoruz tarihten ders alın’
Sancar, şöyle konuştu: “Turgut Özalların, Süleyman Demirellerin, Mesut Yılmazların, Tansu Çillerleri unutmayalım. Bugün tarihin çöplüğünde yer alan o parti başkanları bir zamanlar çok kudretliydiler. Ama Kürt sorununa savaş politikalarıyla yaklaşım ve Kürt düşmanlığının aleti olmak, onları bu sona hazırlamıştır. Onlara bu sonu getirmiştir. İktidarı uyarıyoruz; tarihten ders alın. Yakın tarihten ders alın. Demokrasi sigortasıyla oynamayın, toplumun barış umuduna saldırmayın. Aksi takdirde halkların güçlü iradesi ve mücadelesi karşısında en kısa zamanda tarihin çöplüğünü boylarsınız.”
‘İktidarı sandıkta göndereceğiz’
İktidarı sandık yoluyla göndereceklerinin en büyük işaretinin 31 Haziran seçimleri olduğunu söyleyen Sancar, “Bu iktidara 31 Mart’ta ve 23 Haziran’da kaybettiren bizim güçlü demokrasi irademiz ve Türkiye halklarına aydınlık bir gelecek vaat eden politikalarımızdı. İktidara bu politikalarla kaybettirdik. Sandık kurulduğu ilk anda iktidarı tarihin çöplüğüne gönderecek olan da HDP’dir, Kürt halkıdır, halkların ortak inancı ve kararlılığıdır.” dedi.
Kayyım uygulamasının bütün ülkeye, ülkedeki bütün halklara ve bu toplumun bütün kesimlerine yönelik bir “darbe operasyonu” olduğunu belirten Sancar, konuşmasını şöyle tamamladı: “Gelin hep birlikte bu darbeci iktidarı durdurmak için mücadelemizi büyütelim. Yan yana, omuz omuza kol kola barış ve demokrasi yolunda kararlılıkla yürüyelim.” çağrısında bulundu.
Gazetecilerin, muhalefetten dayanışma mesajı alıp almadıklarına ilişkin soruya Sancar, henüz bir temas olmadığını belirtti.
Kaynak: MA