Türkiye Barolar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu, barolar ile baro başkanlarına yönelik hukuksuzluğu kınadığını bildirdi.
TBB, savunmayı yargıdan dışlayan hiçbir anlayışın kabul edilemeyeceğini belirterek, “Hukuksuzluğa direnen baro başkanlarımızın yanında olduğumuzu bir kez daha bildiriyoruz” dedi.
TBB Yönetim Kurulu, Avukatlık Kanununda değişiklik yapılmasına dair girişimlere karşı baro başkanlarının Ankara’ya yürüyüşüne yönelik engellemelere ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, TBB ve 79 baro olarak 1 Haziran’da kamuoyuna yaptıkları açıklamada, Türkiye’nin pandemi şartlarıyla boğuşurken, sağlıklı bir toplumsal tartışma zeminin bulunmadığı bir ortamda Avukatlık Kanunu’nda değişiklik yapılmasına ilişkin girişimleri doğru bulmadıklarını belirttikleri hatırlatıldı.
‘Diyalog ve müzakereye açık olduğumuzu ifade etmiştik’
Avukatlık Kanunu’nda yapılacak tüm değişikliklerin TBB ve baroların etkin katılımıyla somutlaştırılması gerektiğini dile getirdiklerinin belirtildiği açıklamada, “Diyalog ve müzakereye açık olduğumuzu ifade etmiştik. Diyalog kanallarının kapatılması durumunda demokratik hak arama özgürlüğünün gereklerini yerine getireceğimizi belirtmiştik.” denildi.
‘Baro başkanları hukuka aykırı durduruldu’
Açıklamada, bu kapsamda 22 Haziran’da Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen onlarca baro başkanının Ankara girişinde silahsız, şiddetsiz, temel hak olan yürüyüş haklarını kullanmak istediklerinde hukuka aykırı olarak durdurulduğuna dikkat çekildi.
‘Barolar ile baro başkanlarına yönelik hukuksuzluğu kınıyoruz’
Açıklamada şöyle denildi: “Yürüyüş haklarını kullanmakta ısrarcı olan meslektaşlarımız 30 saate yakın bir süre polis çemberi içine alınmış, en temel ihtiyaçlarını karşılamaları kısıtlanmış, geceyi yağmur altında ve uyumadan geçirmek zorunda bırakılmışlardır. Savunma ve onun örgütlü gücü olan barolar ile baro başkanlarına yönelik bu hukuksuzluğu kınıyoruz. Hukuksuzluğa direnen baro başkanlarımızın yanında olduğumuzu bir kez daha bildiriyoruz.”
‘Savunmayı yargıdan dışlayan hiçbir anlayış kabul edilemez’
Yargının devletin üç kuvvetinden biri olduğuna işaret edilen açıklamada, “Hiçbir şekilde siyasal hesaplaşma aracı olamaz. Savunma da yargının eşit kurucu unsurudur. Savunmayı yargıdan dışlayan hiçbir anlayış, yaklaşım ve uygulama kabul edilemez. Herkes bilmelidir ki; TBB, barolar ve avukatlar, hukukun üstünlüğünü sağlama ve hukuk devletine yönelik her ihlal girişimine karşı hukukçu kimliğiyle azim ve kararlığındadır.” denildi.
 Yönetim Kurulu, barolar ile baro başkanlarına yönelik hukuksuzluğu kınayarak, "baro başkanlarımızın yanındayız" dedi){kind=link}