Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Üyesi Dr. Selma Güngör, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada eşitsizliklerin sonucu sağlık sorunu olarak ortaya çıktığını söyledi.
“Sağlık Bakanlığı verileri cinsiyet körüdür” diyen Dr. Güngör, “YÖK Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Tutum Belgesi yeniden yürürlüğe konulmalı, her üniversitede Kadın Merkezleri kurulmalı” dedi.
Eylem Altınışık – Ankara
Türk Tabipler Birliği (TTB) Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla TTB Merkez Konsey Üyesi Dr. Selma Güngör, Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Gülgün Kıran, Ankara Tabip Odası Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu Üyesi Dr. Güleser Karakoç ve Mardin Tabip Odası Eşbaşkanı Dr. Derya Etem açıklama yaptı. Ortak açıklamayı yapan Dr Selma Güngör, #Yeni1mecra’nın sorularını da yanıtladı.
Dr. Güngör, Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması (CEDAW) Sözleşmesi’ne uygun olarak eşitlikçi politikaların hayata geçirilmesi talep etti.
‘YÖK Tutum Belgesini yeniden yürürlüğe koymalı’
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından 2015’te yayımlanan Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Tutum Belgesi’nin Akit Gazetesi’nin tepkileri üzerine kaldırıldığını hatırlatan Dr. Güngör, Tutum Belgesi’nin tekrardan yürürlüğe konmasını talep etti ve şunları dile getirdi:
“Okullar ve üniversiteler toplumsal cinsiyet rollerinin pekiştirildiği, mesleğe özgü toplumsal cinsiyet rollerinin öğrenildiği kurumlardır. Meslek edinme ve mesleki kimlik kazanma süreçlerinde kilit önem taşıyan üniversiteler kadına yönelik ayrımcılıkla mücadele etmeli. Bu bağlamda öncelikle her üniversitede toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak üzere Kadın Merkezleri kurulmalı ve YÖK tarafından Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Tutum Belgesi yeniden yürürlüğe konulmalıdır.”
‘Sağlık Bakanlığı verileri cinsiyet körüdür’
Dr. Güngör, eşitsizliklerin sonucu sağlık sorunu olarak ortaya çıktığını belirterek, sağlığın iyileştirilmesinin eşitsizliklerin giderilmesiyle doğrudan ilgili olduğunu söyledi.
“Sağlık Bakanlığı’nın hemen tüm verileri cinsiyet körüdür” diyen Dr. Güngör, Sağlık Bakanlığı’nın 2002-2018 ve 2019 yılı sağlık hizmetlerine erişimle ilgili veri ve istatistiklerinde cinsiyet ve yaşlara göre ayrıştırma yapılmadığına dikkat çekti. Dr. Güngör, şu soruları yönelterek şöyle devam etti:
“Hastaneye yatan 13.6 milyon kişiden kaçı kadındır? Bu kişilerin yüzde 44’ü özel hastaneye yatmıştır, bunun kaçı kadındır? 2018’de 5.2 milyon ameliyat yapılmıştır, kaç kadın ameliyat olmuştur? Cinsiyet körü bu veriler sağlık hizmeti kullanımında cinsiyet eşitliğinin neresinde olduğumuzun, ayrımcılık varsa hangi düzeylerde yaşandığını ortaya çıkarmaktan uzaktır.”
‘Kadınlar siyasi hedef olmaktan çıkarılmalıdır’
Özellikle son yıllarda cinsel sağlık ve üreme sağlığı konusunda yıllar içinde bir gerileme olduğunu belirten Dr. Selma Göngör, şöyle devam etti:
“Sağlık Bakanlığı’nın birinci basamak sağlık hizmetleri başta olmak üzere cinsel sağlık ve üreme sağlığına yönelik danışmanlık ve hizmet sağlayacak kurumların kapsamını yıllar içinde daralttığını biliyoruz. Kadınların ücretsiz, erişilebilir aile planlaması ve üreme sağlığı hizmetlerine ulaşması sağlanmalıdır. Kadınların kaç çocuk sahibi olacakları konusu kadınlara bırakılmalı ve siyasi hedef olmaktan çıkarılmalıdır.”
Kadına karşı şiddetin bir halk sağlığı sorunu olduğu belirten Dr. Güngör, “Kadın yönelik şiddetle mücadele etmek kadınların yaşam hakkını korumanın sağlıklı yaşamalarını güvence altına almalarının ve toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamanın en önemli yoludur” diye konuştu.
Açıklamadan sonra TTB Merkez Konsey üyesi Dr. Selma Güngör, Yeni1mecra’nın sorularını yanıtladı.