Ankara’da 9 kişinin hayatını kaybettiği Yüksek Hızlı Tren (YHT) kazasına ilişkin 10 sanığın yargılanmasına başlandı. Tutuklu sanıklardan Osman Yıldırım, “Eğitim almamam, tek başıma çalışmam, aşırı üşümem hata yapmama sebep oldu.” dedi.
Ankara’da YHT kazasına ilişkin 10 sanığın yargılanmasına Ankara 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı. 3’ü tutuklu 10 sanık duruşmada hazır bulundu. Duruşmayı kazada hayatını kaybedenlerin yakınlarının da aralarında bulunduğu çok sayıda kişi izledi. Kimlik tespitlerinin yapılması ve iddianamenin okunmasıyla başlayan duruşma, sanıkların savunmalarını yapmasıyla devam etti.
‘M-74 makasını yalnızca iki kere kullandım’
Anadolu Ajansı’nın geçtiği bilgilere göre; Olay yaşandığında tren teşkil memuru olarak görev yapan tutuklu sanık Osman Yıldırım, asıl görev yerinin Samsun olduğunu, çalıştığı hattın bakım ve onarımda olmasından dolayı Ekim 2018’de geçici görevle Ankara’ya geldiğini söyledi. Olay günü değiştirmesi gereken makaslarla ilgili gerekli eğitimi almadığını savunan Yıldırım, ilk kez 9 Aralık’ta gece nöbeti tuttuğunu ve M-74 makasını yalnızca iki kere kullandığını öne sürdü.
‘Tek başıma nöbet tuttum’
Olayın olduğu tarihte saat 23.00’te birlikte çalıştığı teşkil memurunun gitmesiyle tek başına nöbet tutmaya devam ettiğini belirten Yıldırım, savunmasını şöyle sürdürdü: “O gün kar yağmıştı, hava çok soğuktu. Saat 05.00 gibi hareket memurunun talimatıyla 12. yoldan İstanbul treni gidecekti. Makaslar yapılmıyordu çünkü buz tutmuştu. Isıtma sistemi çalışmadığı için makası temizledim. Buzları kırdım. Daha sonra hareket memuru Marşandiz tarafından tren geleceğini ve 12. yola alacağını söyledi.”
‘Eğitim almamam hata yapmama sebep oldu’
Buz nedeniyle eli ayağının donduğunu, makasların zor yapıldığını belirten Yıldırım, şöyle konuştu: “M-74 makasına doğru gittim. 11 makasın kilitlemesini yaptım. Ben bu makasın Hat 1’e gittiğini düşünüyordum. Tren önümden geçti gitti, hangi yola girdiğini görmem mümkün değildi. Kazayı duyunca şoka girdim. Ben makası yaptığımı sanıyordum, tren Hat 1’den gitmesi gerekiyorken Hat 2’den gitti. Sinan Yavuz, kaza olduktan sonra bana trenin hangi hattan gittiğini sordu. Ben ‘Hat 1 olması lazım’ dedim. Makasa gidip baktığımda Hat 2’den gittiğini gördüm. Eğitim almamam, tek başıma çalışmam, aşırı üşümem hata yapmama sebep oldu.”
‘Alması gereken beş eğitimi almadan görevdeymiş’
Mezopotamya Haberin geçtiği bilgiye göre ise; Yıldırım’ın avukatı Mehmet Eker, makasçılığın basit bir şey olmadığını belirterek, “Makasların temizliğinden tutun basit arıza verilmesine kadar birçok işi beraberinde barındırıyor. Müvekkilin alması gereken daha beş eğitim var. Müvekkil bunları almadan görevdeymiş. Neden eğitim aldırmamışlar?” dedi.
‘Sinyalizasyon yoktu olsa kaza önlenirdi’
Avukat Eker’in, “Makas temizliğinde kullanılan kar temizleme aleti var mıydı? İşaret bayrakları var mıydı” sorusuna sanık Yıldırım, “Yoktu” dedi. Mağdur avukatlarından Melih Koluaçık ise Yıldırım’a, “Makas değiştirildiğine dair kontrol sistemi olsa kaza meydana gelir miydi? Sinyalizasyon var mıydı? Olsa kaza önlenir miydi?” diye sordu. Yıldırım, “Yoktu, olsa önlenirdi.” yanıtını verdi.
‘Teminat aldıktan sonra treni gönderdim’
Tutuklu sanık hareket memuru Sinan Yavuz, görev yaptığı sürece amirlerinden aldığı emirler doğrultusunda işini yaptığını belirterek, olay günü de her zaman olduğu gibi görevini yaptığını öne sürdü. Teşkil memuru Osman Yıldırım’dan teminat aldıktan sonra treni gönderdiğini anlatan Yavuz, “Daha önce nasıl treni gönderdiysem bunu da o şekilde gönderdim. Savcının bana isnat ettiği suçlamaları kabul etmem mümkün değil.” dedi. Yavuz, kazanın oluşuyla ilgili herhangi bir kusuru olmadığını ve bunun da söz konusu bilirkişi raporunda belirtildiğini ifade ederek tahliye talebinde bulundu.
‘Ben her gün yaptığım işi yaptım’
Olay günü trafik kontrolörü olarak görev yapan tutuklu sanık Emin Ercan Erbey de konumu gereği söz konusu M-74 makasını görme şansı olmadığını söyledi. Makas işleminin ancak talimatla yapılmasının mümkün olduğunu söyleyen Erbey, “Ben her gün yaptığım işi yaptım.” dedi. Erbey, vicdanen kendisini beraat ettirdiğini belirten Erbey, “En ufak bir hatam varsa verilecek cezaya canı gönülden razıyım.” dedi.
Erbey, Başkent Ray çalışması nedeniyle kendilerine sinyalizasyonun çalışmadığının söylendiğini belirtti. Erbey, “Makas hareketlerini inceleyecek hat üzerinde panel var mı?” sorusuna, “Hayır inceleyebileceğimiz öyle bir panel yok” yanıtını verdi.
Duruşmaya ara verildi.
Ankara’da 13 Aralık 2018 tarihinde meydana gelen YHT kazasında 3’ü makinist 9 kişi hayatını kaybetmiş, 107 kişi ise yaralanmıştı. Kazaya ilişkin 10 sanık hakkında Ankara 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı. İddianamede, sanıkların “Birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçundan” 2 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor