CHP Grup Başkanvekilleri ve 126 milletvekilinin imzasıyla üniversitelerin bölünmesine ilişkin Anayasa Mahkemesi’nde açılan davada ret kararı çıktı. Karara CHP Grup Başkanvekili ve Sakarya Milletvekili Engin Özkoç itiraz etti.
CHP Grup Başkanvekilleri ve 126 milletvekilinin imzasıyla 12 devlet üniversitesinin bölünmesine ilişkin 7141 sayılı yasa için Anayasa Mahkemesi’ne yapılan itirazı Anayasa Mahkemesi oy birliği ile ret etti. Üst mahkeme, İlahiyat Fakültesi önlisans mezunlarına sınavsız lisans tamamlama hakkı verilmesine ilişkin itirazı ise, hukuk devleti ilkesi açısından Anayasa’ya aykırı buldu ve iptal etti.
Anayasa Mahkemesi’nin üniversitelerin bölünmesine ilişkin kararına itiraz eden CHP Grup Başkanvekili ve Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, “Anayasa Mahkemesine itirazımızı köklü üniversitelerin ulusal ve uluslararası alandaki bilinirliğinin, akademik birikiminin zarar görmemesi ve akademinin niteliğinin düşmemesi için yapmıştık. Üniversitelerin bölünmesinin zararlarını Gazi Üniversitesi örneğinde gördük” dedi.
‘Onlarca birikim yok ediliyor’
Gazi Üniversitesi’nin bölünme sürecini dikkatle takip ettiğini ve bu bölünmenin Gazi Üniversitesi’ne zarar getirmekten başka hiçbir etkisi olmadığını vurgulayan Özkoç, “Üniversiteyi üniversite yapan deneyimdir, yıllar içinde oturmuş düzenidir. Dünyanın köklü üniversitelerinin en önemli özelliği oturmuş bir yapılarının olmasıdır” dedi. Bölünen üniversitelerde yeni rektörlerin geçmişten gelen deneyimi yok ettiğini vurgulayan Özkoç, “Yeni kurulan üniversitelere atanan yeni rektörler mevcut idari ve akademik yapıyı tamamen kendilerine göre değiştiriyorlar. Onlarca yıllık birikim ve düzen yok oluyor” dedi.
“İki gençten biri eğitim ve istihdamdan yoksun’
Üniversiteler konusunda hükümetin hiçbir plan ve programının olmadığını belirten Özkoç, “Türkiye’de 129 devlet üniversitemiz var. Ancak bazı üniversitemizde öğretim üyesi yok, bazı üniversitelerimizde öğretim üyesi var, öğrenci yok.
Plansız, programsız bir tablo var ve bu tablonun karşılığı yüzde 27’yi bulan, rekor genç işsizlik. Yüzde 27, Cumhuriyet tarihinin rekor düzeyi. Bu oranın üzerine, çalışmayan ve eğitimde olmayan yüzde 29’u da eklediğimizde; gençlerimizin yüzde 56’sı işsiz ve boşta. Başka bir deyişle, resmi rakamlara göre, en büyük gücümüz, geleceğimiz olan gençlerimizin yarısı, iki gencimizden biri, en verimli çağını eğitim ve istihdam imkanından yoksun geçiriyor.
Eğitim sisteminin, akademinin bu tabloya çare bulması gerekiyor, tabela üretmesi değil. Eğitimde nitelik istiyoruz. Altyapı istiyoruz ve temel olarak gençlerimize istihdam yaratacak bir eğitim planlaması talep ediyoruz.” (HABER MERKEZİ)