Babacan ve Karamollaoğlu’ndan ortak basın toplantısı

DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan, hükümet ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çağrıda bulunarak, “Türkiye’nin gerçeklerini görsünler, sorunları çözmek için adım atsınlar. Laf üretmesinler, iş üretsinler.” dedi.

İsim vermeden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştiren Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu da, “Kapalı iş yeri yoktur demenin mantığını anlamakta zorlanıyorum” dedi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, beraberindeki heyetle birlikte Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nu ziyaret etti. SP Genel Merkezi’nde yapılan ziyarette Karamollaoğlu ve Babacan kapalı gerçekleştirdikleri görüşmenin ardından basın toplantısı düzenledi.

‘Yakın temas içinde olmamız önem taşıyacak’

İlk olarak konuşan DEVA Genel Başkanı Ali Babacan, “Saadet Partisi önemli gelenekleri olan bir siyasi parti. Yakın temas içinde olmamız önümüzdeki dönemde önem taşıyacak.” dedi. Türkiye’de problemlerin her alanda büyüdüğünü, bugünkü yönetimin artık ülkenin problemlerine çözüm üretemediği bir tablo gördüklerini dile getiren Babacan, şunları kaydetti:

“Siyasal şiddetin tekrar günlük literatüre girdiğini görüyoruz. Türkiye’nin uluslararası alanda itibari zedelenmiş durumda ve içeride uzunca bir süredir devam eden ekonomik krizin tam ortasındayız. Yoksulluk, işsizlik hızla artıyor. Aynı zamanda Türkiye’nin ciddi bir yönetim sistemi sorunu var.”

‘Esnafımız yakın tarihin en zor dönemini yaşıyor’

Kongreleri dolayısıyla 41 ili ziyaret ettiğini aktaran Babacan, “Sayın Erdoğan’ın Türkiye’nin gerçeklerinden uzaklaşmış olduğunun ilk göstergesi değil. ‘Kapanan iş yeri yok’ diyor. 41 ilde çarşı pazar dolaştım, esnafımız yakın tarihin en zor dönemini yaşıyor. Yüksek borçları var, kamusal yükleri faiz yüküyle öteleniyor.” dedi.

Çiftçilerin de en zor dönemleri yaşadığına işaret eden Babacan, “Ben mutluyum, halim iyi diyen bir toplum kesimi yok. Bizim vatandaşımız olup da ‘Her şey iyiye gidiyor’ diyen insanı bulmak kolay değil doğrusu.” şeklinde konuştu.

Hükümete ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çağrıda bulunmak istediklerini belirten Babacan, “Türkiye’nin gerçeklerini görsünler, sorunları çözmek için adım atsınlar. Laf üretmesinler, iş üretsinler.” dedi.

‘Sadece silah kullanarak terörü bitiremezsiniz’

Türkiye’nin dış politikasına değinerek konuşmasını sürdüren Babacan, şunları ifade etti: “Türkiye’nin önceliği komşuları ile ilişkilerini onarmak olmalı. Türkiye tabii ki Erbil’le de Bağdat’la da görüşmek zorunda. Ortak ilkeler ve hedefler çerçevesinde iş birliği yapmak zorunda. Aksi halde bir ülkenin terör gibi bölgesel hatta ulusal bir nitelik taşıyan sorunu çözmesi mümkün değil. Kendi sınırlarınız içerisinde askeri operasyonlarla terör sorununu bitirmek kolay değil. Daha kapsamlı yaklaşmak gerekir. Terörün her türlüsüne karşıyız. Terörle mücadelede kalıcı başarılı olmak zorundadır. Bununda yöntemi için uluslararası ve bölgesel iş birliği, daha çok siyasi diyalog ve diplomasidir. Sadece silah kullanarak, ben teröristle mücadele edeyim dediğinizde, terörü bitiremezsiniz.”

Öcalan üzerinden iktidara eleştiri

Babacan daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. HDP ilçe binasında PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fotoğraflarına ilişkin sorulan soruya Babacan şu yanıtı verdi:

“Türkiye’deki siyasi yapılar üzerinde herhangi bir örgütün gölgesi olmaması gerekir. Bir il, ilçenin basılması içinden böyle fotoğraflar çıkması kabul edilebilir değil. Ancak hükümetinde burada ilkeli bir tutum göstermesi gerekiyor. Seçime üç gün kala Abdullah Öcalan’ın mektubu geniş yer alması için çabalayan, Osman Öcalan’ı devlet kanalına çıkaran bugünkü yöntemin kendisiydi. Dolayısıyla burada ilkeli bir duruş gerekir. Siyaset kendi mecrasında yürümelidir. Türkiye sorunlarını siyasetle çözecekse, siyaset üzerinde hiçbir gölgenin olmaması gerekir.”

Karamollaoğlu: Siyasi partilerin fikir alışverişinde bulunması önemli

Ziyarette ülkenin içinde bulunduğu sıkıntılara yönelik çözüm önerilerini konuştuklarını belirten SP Genel Başkanı Karamollaoğlu, “Hepimizin bu sıkıntılardan kurtulmak için düşünceleri, politikaları var. Siyasi partilerinde bu konuda fikir alışverişinde bulunması önemlidir. Önümüzdeki dönemde bu çalışmalar devam edecek” ifadelerini kullandı.

‘Kapalı iş yeri yoktur demenin mantığını anlamakta zorlanıyorum’

İktidarın ekonomi politikalarını eleştiren Karamollaoğlu, “Ekonomiye gelince bu iktidarın en başarılı tarafı olanı görmemek, onların rahatlığı vatandaşın rahatlığı manasına gelmiyor. Kapalı iş yeri yoktur demenin mantığını anlamakta zorlanıyorum.” dedi.

ABD’nin, Ortadoğu’daki politikasını yeniden şekillendirme yoluna gideceğini ifade eden Karamollaoğlu, “Belki Irak üzerinden Suriye’ye kayacak, PYD’nin etkili güçlü olması ve merkezi hükümetten kopmamasına ilişkin bir yapı kurulması düşünülüyor. Bunun belki Türkiye’deki terör hadiselerinin azalmasına katkı sağlayabilir. Bunu olumlu karşılarız. PYD’nin Ortadoğu’da güç haline gelmesi dikkatle izlenmesi gerekir.”  şeklinde konuştu.

HDP’nin bir ilçe teşkilatında Öcalan’ın fotoğraflarının bulunmasını garipsediğini belirten Karamollaoğlu, “Geçmişte Cumhurbaşkanı’nın bu konudaki yaklaşımıyla nasıl bağdaştırılacak merak ediyorum. Öcalan’ı da kardeşlerini de öne çıkarmaktan çekinmediler. Kim kimi örnek aldı bilmiyorum. Seçim sathı mailine girilmeden, ittifak konuları gündemde olmaz. Siyasi partilerin birbirleriyle dirsek temasında bulunmaları tabiidir.” dedi.

 ‘Bir numaralı meselemiz başkanlı sisteminin değişmesi’

“İttifakla koalisyonu birbirinden ayırmak gerek” diyen Karamollaoğlu, şunları söyledi: “Bizim şu anda bir numaralı meselemiz Türkiye’de kutuplaşmanın önlenmesi ve bugünkü başkanlık sisteminin değişmesidir. Başkanlık sistemi fayda yerine zarar getirir. Bunun değişmesi önemlidir. Adalette bir sıkıntı var. Kanunlardan kaynaklanmıyor, iktidardakilerin adalet anlayışından kaynaklıdır. Polis asayişi sağlayacak, giderde mağdur evini basarsa fayda sağlamaz. İktidarın adalet mekanizmasına müdahale etmemesi gerekir. Yöneticinin tavrı değişmediği, adalet mekanizmasına müdahaleyi hak gördüğü sürece adalet sağlanmaz. Bu kanun, yönetmelik ve anayasa değişikliği ile değil adalet anlayışıyla ilgili bir değişime ihtiyaç var. Anayasa kararına uymuyorum diyen bir hâkimi terfi ettirirseniz, hangi değişikliği yapacaksınız bunu önlemek için. İktidar olanların kendi kendilerini değiştirmesi lazım. Reformu kendilerine yapmaları gerekir. İktidar problemleri görmemekte ısrarlı.”

MA – ANKARA