Edirne F Tipi Cezaevi’nde 3 yılı aşkın süredir tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Biz siyasi rehineyiz” açıklamasının gerekçesini, “Milletvekilleri, onlarca belediye başkanı, binlerce HDP yöneticisi ve üyesi, AKP’nin siyasette çöküşünü önlemek amacıyla hapiste tutuluyor” sözleriyle açıkladı.
Demirtaş, Edirne F Tipi Cezaevi’nden Cumhuriyet’ten Alican Uludağ‘ın sorularını yanıtladı.
Demirtaş, tutukluluk incelemesinde “neden tahliye talep etmediğine” yönelik soruya ise “Son kararı veren Erdoğan’dır. Ben de Erdoğan’dan tahliye isteyecek değilim” yanıtını verdi. Gelecek Partisi’ni kuran Ahmet Davutoğlu’nun “geçmiş yıllar nedeniyle samimi bir özür ve özeleştiri” vermesi gerektiğini belirten Demirtaş, “Tüm muhalefet bir araya gelerek gelecekte ülkenin nasıl toparlanacağını, yaraların nasıl sarılacağını tartışıp ortak bir demokrasi programıyla toplumun karşısına çıkmalıdır” dedi.
Söyleşinin ilgili bölümleri şöyle;
AKP sonrasına hazırlanmalı: (2023’teki siyasi denklemler üzerine) Türkiye’nin artık AKP sonrasına hazırlanmayı ciddiyetle tartışması lazım. Ben HDP yönetimi adına konuşmuyorum ama şahsi fikrim, ayrımsız tüm muhalefet güçlerinin, asgari demokratik ilkeler etrafında ortak bir “demokrasiye geçiş programı” çıkarmak için aynı masada toplanma erdemini göstermeleri gerektiği yönündedir. Toplum, AKP sonrasında kolektif siyasi akıl ve işbirliğiyle hareket etmezse yaralarını saramaz. Aksine, yaralar daha çok kanar.
(Ahmet Davutoğlu’nun Gelecek Partisi’ni kurması üzerine) Yakın geçmişin mimarı oldukları için kendilerini yakınen tanıyoruz elbette. Program ve siyasi çizgileri bir yana, Davutoğlu’nun “dinleme” diye bir yeteneği yok. Sadece konuşur. Dinliyor gibi göründüğünde de içinden konuşmaya devam eder. Böylesi bir “stratejik dehanın” yapması gereken en anlamlı şey, geçmiş yıllar nedeniyle samimi bir özür ve özeleştiridir. Bunu yapmadan siyasette yol alabileceğini öngörmüyorum… Türkiye’nin demokratik ilkelerde buluşmaya acilen ihtiyacı var. Her siyasi akım buna katkı sunduğu oranda anlamlı ve kalıcı bir iş yapmış olacaktır. Babacan’ların ne yapacaklarını biz de dikkatle izliyoruz… Fakat şunu da samimiyetle belirtmeliyim, toplumun yegâne kurtuluş umudu sol-demokratik çizgidedir. Asıl büyütülmesi ve iktidara taşınması gereken sol bloktur… AKP sonrası iktidarda, HDP dahil, sol güçler de mutlaka olmalıdır. En makul olanı ise bu yıkım döneminin ağır tahribatlarını giderecek iki üç yıllık bir “demokrasiye geçiş koalisyonu hükümeti” kurmak olacaktır.