HDP’den Araştırma Önergesi: FETÖ’cü hakimlerin yargılamalarıyla vekillikler düşürüldü

HDP Grup başkanvekilleri, milletvekilliklerinin düşürülmesinin KCK yargılamalarını yapan hakim ve savcıların FETÖ’den tutuklu ve hükümlü olduğunu belirterek yargılamanın yenilenmesi için Meclis Araştırması istedi.

Meral Danış Beştaş

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş ve Saruhan Oluç, Meclis Başkanlığı’na Araştırma Önergesi vererek milletvekilliklerinin düşürülmesine neden olan KCK yargılamalarındaki FETÖ’cü hakim ve savcıların durumunun araştırılmasını istedi.

Saruhan Oluç

Kamuoyunda KCK operasyonu olarak bilinen yargılamaların partilerinin politik aktörlerini hukuki yöntemlerle bastırma, sindirme ve pasifize etmeye dönük olduğunu kaydetti.

Yargılamaların cemaatçi yapılanmanın kurmaca olarak düzenlediği operasyonlar olduğunu, düzenlenen iddianamelerle yargılamaların bütününün FETÖ yapılanmasının bazı süreçlere engel olmak adına yürütüldüğüne dikkat çekti.

15 Temmuz Darbe Girişiminin ardından 2745 hakim-savcı görevden alındığını; pek çoğunun yargılandığını ve yargılamalar esnasında da bazı itiraflarda bulunduğuna dikkat çeken HDP Grup Başkanvekilleri, “17 – 25 Aralık sürecinde de cemaat yapılanması tarafından yapılan çalışmalar hükümet yetkililerince kamuoyuna açıklanmış; KCK dışında Balyoz, Ergenekon gibi yargılamaların da cemaat yapılanmasının yürüttüğü operasyonlar olduğu ifade edilmişti” dedi.

Grup Başkanvekilleri, 15 Temmuz Darbe Girişiminin ardından ise yargı alanında topyekün bir ihraç süreci devreye sokulduğunu, cemaat yapılanmasına dahil savcı ve hakimlerin tutuklandığını ve bir kısmının ağır cezalara çarptırıldığını kaydetti. HDP Grup Başkanvekilleri şunları dile getirdi:

Görevden alınıp yargılanan hakim ve savcılar…

“Leyla Güven ile Musa Farisioğulları’nın milletvekilliklerinin düşürülmesine gerekçe gösterilen yargı kararlarının ardında, FETÖ davalarından ötürü ihraç edilen, tutuklanan ve hatta ağır cezalar alan hakim-savcılar olduğu tüm kamuoyunun malumudur. KCK yargılamalarına bakan hakimlerden Menderes Yılmaz, Ömer Yıldırım ile Bekir Soytürk ve üye hakimler Ömer Sevgiliocak, Suna Yeşil, İsmail Gözükara ile 175 Kürt siyasetçi hakkında iddianame hazırlayan Cumhuriyet Savcısı İsmail Aksoy, dava savcıları Levent Kaya, Adem Özcan, Ergun Tokgöz ile İbrahim Baytekin’in FETÖ kapsamında yargılanan isimlerden olduğu bilinmektedir. Hakeza Durdu Kavak, Ahmet Karaca da FETÖ davalarının önemli isimlerindendir. Adı geçen yargı mensuplarının KCK yargılamalarının tüm aşamalarında yer aldıkları noktasında kuşku yoktur.”

Sanıklar beraat etti, savcıları firari sanık oldu

HDP Grup Başkanvekilleri, Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 311/1-e ve 1-c bendine dikkat çekerek, “FETÖ üyeliği kapsamında yargılanan, ceza alan yargı mensuplarının yürüttüğü davaların yargılamanın yenilenmesine esas teşkil ettiğini belirtti.

Askeri Yargıtay’ın 2016’daki bir kararına da atıfta bulunan HDP Grup Başkanvekilleri, “Balyoz ve Ergenekon davalarında da verilen kararlar bozulmuş, bu davaların sanığı sıfatında olanlar beraat ederken, meşhur savcıları bir anda firari sanık konumuna geçmiştir” dedi.

KCK davalarına uygulanmaması ağır hak ihlali

FETÖ kapsamında görevlerine son verilen savcı ve hâkimlerin dâhil olduğu yargılamalarda yargılamanın yenilenmesi yönünde kararlar verilmesine karşın KCK yargılamalarında bu hükmün uygulanmamasının ağır bir hak ihlali olduğu belirtildi:

“Hele de kumpas olduğu yetkililer tarafından da açıklıkla ifade edilen davalardan ötürü cezalandırılan milletvekillerinin vekilliklerinin düşürülmesinin hukukla bağdaşır bir yanı bulunmamaktadır.”

FETÖ hakim ve savcıların yaptığı yargılama dosyaları incelensin

Anayasaya göre hukuk kurallarının herkese eşit bir biçimde uygulandığı genel ilkesini hatırlatan HDP Grup Başkanvekilleri, önergelerini şu şekilde gerekçelendirdi:

“Bazı davalara göre ayrımlar yapılması ve kurmaca olduğu bilinmesine rağmen bazı yurttaşların kurmaca hukuka göre cezalandırılması aynı zamanda adalet ihlalidir. Hukukun kişilere, mekâna ve zamana göre uygulanması söz konusu olamaz. Aksi türlüsününse tüm toplumun yıkımına ve telafi edilemeyecek denli büyük zararlara maruz kalmasına neden olacağı açıktır. Bu bahisle FETÖ yapısına dâhil olan hâkim ve savcılar tarafından yürütülen dosyaların incelenmesi, oluşan zararların giderilmesine dönük çalışmaların yürütülmesi için bir araştırma komisyonu kurulması elzemdir.”

*CMK’nun 311/1-e bendi: “yeni olaylar ve yeni deliller ortaya konulup da bunlar yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte göz önüne alındıklarında sanığın beraatini veya daha hafif bir cezayı içeren kanun hükmünün uygulanması ile mahkûm edilmesini gerektirecek nitelikte olursa…” hükmünü;

CMK’nun 311/1-c bendi: “Hükme katılmış olan hâkimlerden biri, hükümlünün neden olduğu kusur dışında, aleyhine ceza kovuşturmasını veya bir ceza ile mahkûmiyetini gerektirecek biçimde görevlerini yapmada kusur etmiş ise”  hükmünü taşımaktadır.