Giresun’u sele gitmesinde en büyük payı olan HES’lerin hesabını ortaya çıkaran iklim ve enerji uzmanı Önder Algedik, kentteki 39 HES’ten 34’ünün Yenilenebilir Enerji Destekleme Mekanizması’ndan (YEKDEM) yararlandığını kaydetti.
HES’lerin YEKDEM’den yararlandığı için 2018’de 280 milyon TL’lik enerji için 588 milyon TL’lik fatura çıkarıldı. Yani fazladan 308 milyon TL para halkın cebinden HES şirketlerine akıtıldı. 2020’de ise bu fatura 1 Milyar TL’ye kadar çıkıyor.
Kamu 2-3 cent’e elektrik üretirken HES şirketleri 7,3 cent’e elektriği sattığına işaret eden Algedik, bu nedenle HES şirketlerinin Karadeniz’in derelerini yok ettiğini yazdı. Algedik, üretilen enerjinin de AVM’leri bile aydınlatamayacak kadar az olduğuna dikkat çekti.
İklim ve enerji uzmanı Önder Algedik’in Gazeteduvar’daki yazısında Giresun’daki sel fekaletinin faturasının nasıl halka çıkarıldığını araştırdı.
35 bin çay üreten kentte 60 bin ton asfalt
“Giresun yılda 85 bin ton fındık, 35 bin ton çay üreten 450 bin nüfuslu bir kent. 152 milyon dolarlık ihracatı ile mütevazi bir ekonomisi var. Ama kentte 14 beton santrali var. Kentte 39’u üretim yapan, 9 tanesi inşa halinde ya da lisans almış inşaatı bekleyen HES var. Ayrıca kentte 22 tane iptal edilmiş HES projesini de ekleyelim. Giresun 2016 yılında bir rekor daha kırdı ve tam 60 bin ton asfaltı Karadeniz’in doğasına serdi.
Özetle 35 bin ton çay üreten Giresun’da bir yılda 60 bin ton asfalt döken bir belediyecilik, 39 HES ile vadileri parsellemiş bir enerji politikası, 14 beton santrali ile vadileri, dağları, ovaları betonlayan bir yapılaşma var. Yani Giresun’da doğanın yıkım hızı o kadar yüksek ki! Belediyecilik, inşaat, ulaşım enerji ile adım adım Giresun’u yok ediliyor.”
YEKDEM değil HESDEM!..
“Sadece HES tezgahı yıllık yüzlerce milyon TL’lik bir soygun var” diyen Algedik, Yenilenebilir Enerji Destekleme Mekanizması’nın (YEKDEM) nasıl Hidro Elektrik Santrallerini Destekleme Mekanizması’na (HESDEM) dönüştüğünü şöyle anlattı:
“Giresun’da 48 HES’in toplam kurulu gücü 1074 MW ve şuan üretim yapan 39 HES’in kurulu gücü 840 MW.
Bu HES’ler piyasa fiyatlarından elektrik üretmiyor, rekabet etmiyor. YEKDEM-Yenilenebilir Enerji Destekleme Mekanizması’ndan yararlanıyor. Bir biyogaz, güneş, çöpten gaz, rüzgar gibi projelere verilmesi gereken parayı onlardan daha çok kullanıyor. YEKDEM üretiminin neredeyse yarısı bu HES’lerden geliyor. Kamu 2-3 cent’e elektrik üretirken bu santraller 7,3 cent’e elektriği satıyor. Öyle olunca en küçük bir dereyi yok etmek bile karlı hale geliyor. Yani iktidarın ‘yenilenebilir’ söylemi HES demek. Dolayısıyla YEKDEM demek HESDEM demek, HES’leri Destekleme Mekanizması sanki.
2018 yılında Giresun’da çalışan 39 santralin 34’ü YEKDEM’den faydalandı. 689 MW’lık toplam güce sahip bu santrallerin en büyüğü 120 MW iken en küçüğü 1,5 MW idi.
Bu 34 santral 1,67 milyar MWh elektrik üretmiş. Bunun karşılığında – yerli katkı hariç- yaklaşık 122 milyon dolar para almış. Her yıl 152 milyon dolar ihracat yapan Giresun’da sadece 34 HES 122 milyon doları cebe indirmiş.
2018 kuru ile bu para 588 milyon TL demek. O yıl bu üretimi EÜAŞ’dan alsaydınız ödenecek para ise sadece 280 milyon TL. Yani fazladan 308 milyon TL para cebimizden çıkmış.
Kime gitmiş bu para? HES şirketlerine, o şirketlere beton, hafriyat kamyonu, iş makinesi sağlayan müteahhitlere gitmiş.”
2020’de 1 Milyar TL!..
Önder Algedik, Giresun’un elektrik üretiminin AVM’lerin bile ihtiyacını karşılamaktan uzak olduğunu belirterek “Büyük AVM’leri Giresun’a bağlasanız çoğu elektriksiz kalır” diye yazdı. Basit bir enerji verimliliği politikasının bile bu üretimin fazlasını tasarruf etmeye yetebileceğine dikkat çeken Algedik, “Ama 2020’de bu santrallerin sayısı ve üretimi daha da artacak. Bu yüzden bizden çıkan para neredeyse 1 milyar TL’yi bulacak” dedi.
Yazının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
İLGİLİ VİDEO SÖYLEŞİ